Merhaba değeli okurlarım. Her birinizi muhabbet ve saygıyla selamlıyorum.
Yakın bir zamanda Aliağa’mızın merkezinde bulunan Şehit Fırat Yılmaz Çakıroğlu Parkında, iyiden iyiye kendilerini derin bir muhabbete kaptıran, şivelerinden Yörük olduğunu tahmin ettiğim iki muhterem amcamızın sohbetine kulak misafiri oldum. Gündemleri toplumumuzun genelinin ilgilendiği siyaset ve siyasetçilerdi. Bana göre asıl değinilmesi gereken bir nokta yakalamış ve o konu başlığından (Siyasetçi nasıl olmalı) partiler kurup yıkıyorlar, ülkeler fed ediyorlardı. Başbuğ Mustafa Kemal Atatürk’ten bahsedip, rahmetle anıyorlardı. Değerli okurlar.
Toplumumuz Lidere Dayalı Siyaseti yakinen hisseden ve yaşayan bir millettir.
Lider olarak gördüğümüz kimselerin geçmiş ve mevcut birikimleri ile ileriye dönük oluşturduğu İdealler yani Ülküler biz Türk Milletinin hayatında birçok alanda yer alırken, siyasilerde gençlerimize rol model olur. Lidere Dayalı Siyaseti en iyi şekilde sergileyen siyasetçilerden biride MHP İzmir İl Başkanı Sayın Veysel Şahin beydir. Veysel Şahin Ülkücü teşkilatların ana taşıyıcı kolonu olan ve asli dayanak olarak görülen LİDER, TEŞKİLAT, DOKTRİN esaslarına tam manası ile bağlılığını şu ifadesi ile “Genel Başkanımın emri ile geldim. Genel Başkanım nerede dur derse orada dururum” diyerek kanıtlamıyor mu? Siyasilerin genel sorunlarından biri de savundukları davaların doğrularından bir takım kişisel menfaatler veya kaybetme korkuları yüzünden vaz geçmeleridir. Nadir olan birkaç siyasetçi ise bu durumu reddederek doğrularından taviz vermez. Sorumluluklarının tam anlamı ve bilinci ile hareket ederler. Bir röportajında Gazetecilerden birinin Veysel Şahin bey’e ‘’Önümüzdeki seçimlerde adaylık düşünüyor musunuz’’ sorusuna, Sayın Şahin cevap veriyor ‘’ Benim kariyer planım yok. Türk milliyetçisiyim.” Ve ekliyor “Kendime kariyer planı yapacak, gelecek planı yapacak bir izlenim verdiysem ülküdaşlarımdan özür dilerim”
Türkiye’nin en köklü 2. Siyasi Partisinin İzmir İl Başkanındaki Mütevaziliğe bakın. İzmir’e hizmeti bir fırsat olarak gören, teşkilatı ile bu denli yakın olan bir Siyasi daha var mı?
Siyaset hayli zor zanaat; her siyasetçi ’Siyasi’ kimliğinin içini dolduramıyor; doldurduklarını iddia edenlere ise hem kendi teşkilatları hem de seçmeleri tarafından ağır eleştirilere maruz kalıyor.
Bazı Siyasi Partilerde, insanlar İl-İlçe başkanlarının savundukları siyasi akımın gerekliliğini yerine getirmediklerini öne sürerek teşkilatlarından ayrı kalıyor. Ülke ve Millet menfaatinden sapmış siyasiler kendi teşkilatlarına ve ideallerine hakim değillerken Veysel Şahin teşkilatlarına "Bizi sadece omuz omuza görmesinler, biz kol kolayız, biz el eleyiz ama en önemlisi biz gönül gönüleyiz" diyerek yürekten sahip çıkıyor.
Siyaseti çıkar ve popülizm malzemesi olarak değil de ‘hizmet fırsatı’ olarak görerek Ülküdaşlarına şu tavsiyelerde bulunuyor.
‘’Şimdi bizleri yeni görevler bekliyor. Devletimizin Asil Evlatları öyle işler yapacak ki, Türk Devletinin gücü ve Baba anlayışı insanımıza hissettirilecek. Öyle güzel işler ve hizmetler yapın ki, herkes sizlerden ve Davamızdan övgüyle söz etsin. Öyle çok çalışın ki, herkes sizlerden Onurla bahsetsin...’’ Veysel Şahin MHP İzmirİl Başkanı