Kazada ölen polis memuru davasında flaş gelişme
İzmir’in Gaziemir ilçesinde iddiaya göre uyuşturucunun etkisinde kullandığı minibüsle kontrol noktasında görev yapan polis memuru Buket Keleş’e çarparak ölümüne sebep olan sürücünün yargılanmasına devam edildi.
Editör: Aliağa Medya
16 Haziran 2020 - 22:10
İzmir'in Gaziemir ilçesinde iddiaya göre uyuşturucunun etkisinde kullandığı minibüsle kontrol noktasında görev yapan polis memuru Buket Keleş'e çarparak ölümüne sebep olan sürücünün yargılanmasına devam edildi. Adli Tıp Kurumu raporunda sürücünün yanı sıra ölen polis memuru Buket Keleş'in de asli kusurlu olduğu yer aldı.
19 Kasım 2018'de Adnan Menderes Havalimanı kontrol noktası yakınında meydana gelen kazada, 43 DA 218 plakalı panelvan minibüsü kullanan Sedat A., yolun karşısına geçmek isteyen polis memuru Buket Keleş'e çarptı. Ağır yaralanan Keleş, 8 gün boyunca yaşam savaşı verdiği Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesinde hayatını kaybetti. Olayın ardından gözaltına alınan Sedat A.'nın kan ve idrar tahlillerinde uyuşturucu hap ve esrar kullandığı belirlendi. Çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuklanan Sedat A. avukatının itirazı üzerine serbest bırakılırken, hakkında “bilinçli taksirle ölüme neden olma” suçundan 2 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı. Konuyla ilgili Adli Tıp Kurumu Başkanlığı rapor hazırladı. Rapora göre, kaza sırasında Sedat A.'nın kanında uyuşturucu maddeye rastlanıldığı ve bu sebeple de sanığın aracı normal bir şekilde sevk idaresinin mümkün olmadığı belirtildi.
Bilir kişi raporu tamamlandı
Öte yandan Dokuz Eylül Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Makine Mühendisliği Bölümü Otomotiv Anabilim Dalı Üyesi Prof. Dr. Sefa Kuralay'ın bilir kişi raporu tamamlandı. Bu raporda ise Sedat A.'nın uyuşturucu ve keyif verici madde aldıktan sonra araç kullandığı, aracı öngörülen hız limitinin üzerinde sürdüğü, hızını hava şartları ve çevre şartlarına göre ayarlamadığı, yola gereken dikkati vermediği için kazada asli kusurlu olduğu belirtildi. Raporda Keleş'in ise 'Ancak 100 metre kadar mesafede yaya geçidi veya kavşak bulunmayan yerlerde yayalar, taşıt trafiği için bir engel teşkil etmemek şartıyla ve yolu kontrol ederek kendi güvenliklerini sağladıktan sonra en kısa doğrultuda ve en kısa zamanda taşıt yolunu geçebilirler' açıklamasına uygun davrandığı ve asli kusurlu olmadığına yer verildi.
Raporda Buket Keleş'in asli kusurlu olduğu yer aldı, avukatı itiraz etti
İzmir 30'ncu Asliye Ceza Mahkemesinde görülen davaya bugün devam edildi. Duruşmaya Keleş ailesinin avukatı Ömer Turan Osmanoğlu katıldı. Celsede, Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinden gelen üçüncü bir rapor da açıklandı. Bu raporda ise Sedat A.'nın idaresindeki araçla gereken dikkatini yola vermediği, fren ve direksiyon tedbirine başvurmadığı ve kazanın oluşumunda dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davrandığı için asli kusurlu olduğu belirtildi. Aynı raporda Buket Keleş'in de oto korkuluk (bariyer) bulunan yolda geçiş yapmadan önce seyir halinde olan araçların seyir durumlarını yeterince kontrol etmediği, kendi can güvenliğini tehlikeye düşürdüğü, koruma tedbirine başvurmaması sebebiyle asli kusurlu olduğu yer aldı.
Avukat Keleşoğlu, Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinden gelen rapor ile bilirkişi raporu arasında çelişki olması sebebiyle Adli Tıp Genel Kurulundan rapor alınmasını talep etti. Mahkeme heyeti, avukatın itirazlarını göz önüne alarak duruşmayı ileri bir tarihe erteledi
19 Kasım 2018'de Adnan Menderes Havalimanı kontrol noktası yakınında meydana gelen kazada, 43 DA 218 plakalı panelvan minibüsü kullanan Sedat A., yolun karşısına geçmek isteyen polis memuru Buket Keleş'e çarptı. Ağır yaralanan Keleş, 8 gün boyunca yaşam savaşı verdiği Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesinde hayatını kaybetti. Olayın ardından gözaltına alınan Sedat A.'nın kan ve idrar tahlillerinde uyuşturucu hap ve esrar kullandığı belirlendi. Çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuklanan Sedat A. avukatının itirazı üzerine serbest bırakılırken, hakkında “bilinçli taksirle ölüme neden olma” suçundan 2 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı. Konuyla ilgili Adli Tıp Kurumu Başkanlığı rapor hazırladı. Rapora göre, kaza sırasında Sedat A.'nın kanında uyuşturucu maddeye rastlanıldığı ve bu sebeple de sanığın aracı normal bir şekilde sevk idaresinin mümkün olmadığı belirtildi.
Bilir kişi raporu tamamlandı
Öte yandan Dokuz Eylül Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Makine Mühendisliği Bölümü Otomotiv Anabilim Dalı Üyesi Prof. Dr. Sefa Kuralay'ın bilir kişi raporu tamamlandı. Bu raporda ise Sedat A.'nın uyuşturucu ve keyif verici madde aldıktan sonra araç kullandığı, aracı öngörülen hız limitinin üzerinde sürdüğü, hızını hava şartları ve çevre şartlarına göre ayarlamadığı, yola gereken dikkati vermediği için kazada asli kusurlu olduğu belirtildi. Raporda Keleş'in ise 'Ancak 100 metre kadar mesafede yaya geçidi veya kavşak bulunmayan yerlerde yayalar, taşıt trafiği için bir engel teşkil etmemek şartıyla ve yolu kontrol ederek kendi güvenliklerini sağladıktan sonra en kısa doğrultuda ve en kısa zamanda taşıt yolunu geçebilirler' açıklamasına uygun davrandığı ve asli kusurlu olmadığına yer verildi.
Raporda Buket Keleş'in asli kusurlu olduğu yer aldı, avukatı itiraz etti
İzmir 30'ncu Asliye Ceza Mahkemesinde görülen davaya bugün devam edildi. Duruşmaya Keleş ailesinin avukatı Ömer Turan Osmanoğlu katıldı. Celsede, Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinden gelen üçüncü bir rapor da açıklandı. Bu raporda ise Sedat A.'nın idaresindeki araçla gereken dikkatini yola vermediği, fren ve direksiyon tedbirine başvurmadığı ve kazanın oluşumunda dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davrandığı için asli kusurlu olduğu belirtildi. Aynı raporda Buket Keleş'in de oto korkuluk (bariyer) bulunan yolda geçiş yapmadan önce seyir halinde olan araçların seyir durumlarını yeterince kontrol etmediği, kendi can güvenliğini tehlikeye düşürdüğü, koruma tedbirine başvurmaması sebebiyle asli kusurlu olduğu yer aldı.
Avukat Keleşoğlu, Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinden gelen rapor ile bilirkişi raporu arasında çelişki olması sebebiyle Adli Tıp Genel Kurulundan rapor alınmasını talep etti. Mahkeme heyeti, avukatın itirazlarını göz önüne alarak duruşmayı ileri bir tarihe erteledi