İzmir'de Akşener'den Sert Eleştiriler: "Atatürk'ün Varisleri DEM'leniyor!"

 İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, İzmir İktisat Kongre Binasında belediye başkan adaylarını tanıttı. Akşener, "Ataürk'ün ölüm yıldönümümde çıkan bir gazeteyi okuyarak neden İzmir'e bu kadar gıcık olunduğunu anladım. Bu kadar özlenen başka lider yoktur, Pergelin ucunun konulduğu yer İzmir'dir. Ben pek çok çirkinliği, zaman zaman asabileşsem de hazmetmeye gayret ettim. Çünkü isteyenim, şahsıma bir şey istemiyorum. Bir parti kurduk, arkadaşlarım sen öne geç dedi ve ben öne geçtim. Milletimiz için, arkadaşlarımız için isteyenim. Onlar adına istediğim için, milletimden istediğim için, oy, destek, teveccüh istiyorum bu yüzden hazmetmişidir, yutmuşumdur. Ama Atatürk'ümüze, ailesine söylenen hiçbir sözü yutamadım ben. Çünkü benim babamın amcası Atatürk'ümüzün arkadaşıydı. İzmir'de ilk kurşunu atan Hasan Tahsin var ya, Hasan tahsin Argun da benim amcamdı" dedi. 
"HAZMEDEMEDİM KÜFÜR ETTİM"
Akşener şu açıklamalarda bulundu: 
Atatürk'ün ailesiyle ilgili o kadar çok şey dinledim ki; ben Zübeyde annemizin hakkında bu dönemde konuşulan çirkinliklerin hiçbirini hazmedemem, zaman zaman küfür ettim, şerefsiz dedim. Mahkemeye verildim ama isterdim ki Türkiye de yer yerinden oynasın. Oynamadı kardeşlerim. Bu yumruk arasındaki sistemden herkes memnun. İzmir Atatürk'ün, Zübeyde Hanım'ın şehridir. İzmir ilk kurşunu atan şehirdir. İlk kurşun sıkıldığında, Atatürk'ümüz İzmir'e geliri, lastik bozulur, arabadan iner, bir köylü çift sürmektedir. Yakar sigarasını Atatürk, köylünün yanına gider; 'İzmir'e Yunan girdi bir vatansever kurşun sıktı, kendi de şehit oldu. Sen burada tarlayı sürüyorsun, ne düşünüyorsun' der. Çiftçi, 'Beyim bir erkek kardeşim ve oğlum şehit. Şu kadar kadın, şu kadar çocuk bu öküzle bana bakmaktadır' der. Atatürk'ün gözünden yaş akar; bunu anlattığı kişi Afet İnan'dır. O köylü daha sonra şehit düştü der Atatürk. 
"ATATÜRK'ÜN VARİSİ OLANLAR BUGÜN DEM'LENİYOR"
Biz bunları doğru anlatamadığımız için Atatürk'ün varisi olanlar DEM'leniyor bugün. Atatürk'ün varisi olanlar bu derece bazı konularda çok geniş düşünceli olamazlar. Bir tarafta bu var diğer tarafta anasından başlayarak Atatürk'ün her haline iftira atanlar var. Bunu seyreden yöneticiler var. Ben seyredemem! Seyredemediğim için başıma her şey geldi, gelmesine de razıyım. İzmir'de bir karar vereceksiniz, bu karar 'İzmir benimdir kardeşim ceketimi assam kazanırım' diyen, sonra da canı istediği irtibatları kuran bir anlayışa ya da Atatürk'ün bugünkü torunu sayabileceğiniz, onun ilkeleri uğruna ne gerekiyorsa yapacağından emin olduğunuz İYİ Partili İzBB Adayımız Ümit Özlale'ye evet diyeceksiniz. 
"İZMİRLİLERİN EMANETE SAHİP ÇIKMA MECBURİYETİ VAR"
Ne o tarafla ne bu tarafla olmak mecburiyetinizi ortadan kaldıracaksınız. Bu aynı zamanda Türkiye'de olan mecburiyetleri ortadan kaldıracak. Türkiye'yi zor sokan bu anlayışı değiştireceksiniz. Bugün burası İktisat Kongresinin yapıldığı yer, 1923. Türkiye yanmış, yıkılmış, Birinci Dünya Savaşında yüzde 80'in üzerinde kaybımız var, üstüne üstlük bir de İstiklal Savaşı vermiş ama birinci önceliği gelmiş, burada, İzmir'de, ilk kurşunu atan ve ekonominin merkezinde iktisat kongresi yapmış. Şimdi İzmirlilerin sadece bunun için bile emanete sahip çıkma mecburiyeti var.
"PARTİMİZİN MİSYONU 'SEN ADAY ÇIKARTIRSAN O KAYBEDER' CÜMLESİNE UYMAMAKTIR"
İzmir'in hiç Türkiye'nin çeşitli yerlerinden gelen insanlara kötü davrandığını gördünüz mü? İzmir Atatürk'ün şehri olduğu için... Erzurum'dan geldi Hüsmen Kırkpınar ve İzmir milletvekili. Şimdi İzmir'de o yıllarda Yunan, İngiliz, Fransızlar burada diyerek, onlarla el sıkışılsaydı ne olurdu! Atatürk'ümüz manda ya da sığınmacılık sistemi içinde yer alsaydı ne olurdu! O şartlarda mantıklısı mandayı kabul etmekti, hiçbir şeyimiz yoktur ama meçhule gitti. Samsun'a çıktı, oradan Amasya, Erzurum'a, Sivas'a gitti. Havza'daki çitçiden Erzurum'daki kadınlara gitti. O meçhulden başarılı çıkacağına inanıyordu, çünkü milletine, milletinin ferasetine güvendi. Türk milletinin misyonu mandayı kabul etmemek, İYİ Parti'nin misyonu sen aday çıkarırsa o kazanır cümlesine uymamaktır. İyi adaylar çıkar, o kazansın, sen kazan, ben kazanayım.
"BEN ÖZLALE'YE KEFİLİM"
Birine göre gavur diğerine göre mecbur İzmir'sin. Hadi oradan be demeliyiz. Ümit Özlale seçildi, CHP'nin belediye başkan adayı ya da öncekilerle, AK Parti'nin başka illerde belediye başkanlığı yönetiminin ne farkı var! Özlale adalete, liyakate inanan, İzmirlinin dediğinin dışında ne yapar.  Ben kefilim kendisine.