Evdeki hareketsizlik obezite sebebi
Obezite kadınlarda erkeklere oranla 2 kat daha fazla görülüyor
Editör: Aliağa Medya
26 Mayıs 2020 - 12:29
Kronik bir hastalık olan obezitenin görülme sıklığı, özellikle de ev izolasyonunun yaygın olduğu Coronavirus salgını döneminde her geçen gün artıyor. Covid-19 pandemisi nedeniyle enfeksiyonun yayılmasının engellenmesi için günün büyük bölümünün evde izole bir şekilde geçirilmesinin kilo alımına neden olabileceğine dikkat çeken Anadolu Sağlık Merkezi İç Hastalıkları ve Nefroloji Uzmanı Doç. Dr. Enes Murat Atasoyu, “Ev izolasyonu nedeniyle günlük enerji tüketimi azalır ve özellikle ileri yaştaki bireylerde yağsız vücut kütlesi azalıp, vücutta yağ oranı artar. Ayrıca evde geçirilen zaman diliminde uzun süreli televizyon izlenmesi, bilgisayar veya akıllı telefon ile internete bağlanılması esnasında yüksek kalorili besinlerin tüketilmesi de kilo artışına neden olabilir” açıklamasında bulundu. Doç. Dr. Enes Murat Atasoyu 22 Mayıs Dünya Obezite Günü vesilesiyle, özellikle salgın nedeniyle evde oturan insanlara önerilerde bulundu...
Beden kitle indeksinin (BKİ) ≥ 30 kg/m2 olma hali “obezite” olarak tanımlanıyor. Obezitenin sıklığının özellikle son 30 yılda tüm dünyada giderek artan bir seyir göstermekle birlikte ülkelere göre rakamların değişebildiğini belirten Anadolu Sağlık Merkezi İç Hastalıkları ve Nefroloji Uzmanı Doç. Dr. Enes Murat Atasoyu, “ABD’de Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezlerinin (CDC) verilerine göre obezite sıklığı 1999-2000 döneminde yüzde 30,5 iken 2017-2018 döneminde yüzde 42,4’e yükseldiği bildirilmiştir. Türkiye’de 1998 ile 2010 yılı karşılaştırıldığında yetişkin bireylerde obezite sıklığının yüzde 22,3’ten yüzde 31,2’ye yükseldiği saptanmıştır” dedi.
Fiziksel aktivitenin az olması obeziteye neden oluyor
Obezitenin gelişiminde genetik faktörlerin rolü olduğunun bilinmekle birlikte çevresel faktörlerin daha etkin şekilde obezite gelişimini hızlandırdığının gösterildiğini söyleyen İç Hastalıkları ve Nefroloji Uzmanı Doç. Dr. Enes Murat Atasoyu, “Yüksek kalorili beslenme, düzensiz ve dengesiz beslenme (karbonhidrat ve yağlardan zengin, bitkisel liflerden fakir beslenme gibi), düzenli egzersiz yapılmaması, günlük hayatta fiziksel aktivitenin az olması (günün önemli bir zaman diliminin televizyon izleme, bilgisayar, tablet, telefonda internet uğraşıları ile geçirilmesi), kronik stres, uyku bozuklukları başlıca çevresel faktörler arasında yer alıyor” diye konuştu.
Obezite kişinin yaşam kalitesinin düşmesine neden oluyor
Obezitenin diyabet, hipertansiyon, inme, kalp-damar hastalıkları, böbrek yetmezliği, insülin direnci, kolon, böbrek gibi çeşitli kanserler, eklemlerde kireçlenme, kısırlık, polikistik over sendromu, uyku apnesi, depresyon, safra kesesi taşı oluşumu, gastroözofagiyal reflü ve karaciğerde yağlanma gibi sağlık sorunlarına neden olabileceğini hatırlatan Doç. Dr. Enes Murat Atasoyu, “Ayrıca obezite sağlık masraflarının artmasına, kişinin yaşam kalitesinin düşmesine, toplumdan soyutlanmasına ve yaşam beklentisinin azalmasına da yol açabilir” açıklamasında bulundu.
Obezite kadınlarda erkeklere oranla 2 kat daha fazla görülüyor
Obezitenin en yaygın görüldüğü ülkelerden biri olan Amerika Birleşik Devletleri’nde (ABD) obezite oranının kadınlarda yüzde 41,1, erkeklerde ise yüzde 37,9 olarak saptandığını hatırlatan Doç. Dr. Enes Murat Atasoyu, “Sağlık Bakanlığı’nın verilerine göre obezite sıklığı kadınlarda yüzde 41, erkeklerde yüzde 20,5. Genel olarak toplumdaki sıklığı ise yüzde 30,3 olarak saptanmış. Yani obezite her üç kişiden birinde görülmekte ve kadınlarda erkeklere göre 2 katı daha fazla sıklıkta gelişiyor” açıklamasında bulundu.
Dengeli beslenme obeziteyi önlüyor
Obeziteyi önlemek için beslenme şeklinin düzenlenmesi ve kişiye özel olarak dengeli ve düşük kalorili beslenme tarzının tercih edilmesi gerektiğini vurgulayan İç Hastalıkları ve Nefroloji Uzmanı Doç. Dr. Enes Murat Atasoyu, “Bu kapsamda, yemek porsiyonlarının küçültülmesi, öğünler arasında atıştırmalardan sakınılması, beslenmede sebze-meyve, tam tahıllı gıdalar, bakliyat tüketiminin arttırılması, yeteri kadar su tüketilmesi, kahvaltı dahil öğün atlanmaması, katı yağlar ve şekerli gıdalardan uzak durulması çok önemli” dedi.
Koridorda yürüme, su şişesiyle egzersiz yapma obeziteyi önlemeye yardımcı
Obezitenin önlenmesi ve tedavisinde hareketli yaşam şeklinin de önemli bir yer tuttuğunu vurgulayan İç Hastalıkları ve Nefroloji Uzmanı Doç. Dr. Enes Murat Atasoyu, “Bununla birlikte, her türlü fiziksel aktivite ve egzersiz programı kişinin yaşı, kondisyon seviyesi, eşlik eden hastalıkları, tercih ve olanaklarına göre bireyselleştirilmesi uygun olur. Covid-19 pandemisi nedeniyle gününü evde geçirenler, ev içinde kendisine uygun olan ev koridorunda yürüyüş yapma, sandalyeye oturup kalkma, çiçek bakımı ile uğraşma, su şişesi gibi basit ağırlıklar ile kas güçlendirici egzersizler yaparak obezite gelişme riskini azaltabilirler” diye konuştu.
Beden kitle indeksinin (BKİ) ≥ 30 kg/m2 olma hali “obezite” olarak tanımlanıyor. Obezitenin sıklığının özellikle son 30 yılda tüm dünyada giderek artan bir seyir göstermekle birlikte ülkelere göre rakamların değişebildiğini belirten Anadolu Sağlık Merkezi İç Hastalıkları ve Nefroloji Uzmanı Doç. Dr. Enes Murat Atasoyu, “ABD’de Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezlerinin (CDC) verilerine göre obezite sıklığı 1999-2000 döneminde yüzde 30,5 iken 2017-2018 döneminde yüzde 42,4’e yükseldiği bildirilmiştir. Türkiye’de 1998 ile 2010 yılı karşılaştırıldığında yetişkin bireylerde obezite sıklığının yüzde 22,3’ten yüzde 31,2’ye yükseldiği saptanmıştır” dedi.
Fiziksel aktivitenin az olması obeziteye neden oluyor
Obezitenin gelişiminde genetik faktörlerin rolü olduğunun bilinmekle birlikte çevresel faktörlerin daha etkin şekilde obezite gelişimini hızlandırdığının gösterildiğini söyleyen İç Hastalıkları ve Nefroloji Uzmanı Doç. Dr. Enes Murat Atasoyu, “Yüksek kalorili beslenme, düzensiz ve dengesiz beslenme (karbonhidrat ve yağlardan zengin, bitkisel liflerden fakir beslenme gibi), düzenli egzersiz yapılmaması, günlük hayatta fiziksel aktivitenin az olması (günün önemli bir zaman diliminin televizyon izleme, bilgisayar, tablet, telefonda internet uğraşıları ile geçirilmesi), kronik stres, uyku bozuklukları başlıca çevresel faktörler arasında yer alıyor” diye konuştu.
Obezite kişinin yaşam kalitesinin düşmesine neden oluyor
Obezitenin diyabet, hipertansiyon, inme, kalp-damar hastalıkları, böbrek yetmezliği, insülin direnci, kolon, böbrek gibi çeşitli kanserler, eklemlerde kireçlenme, kısırlık, polikistik over sendromu, uyku apnesi, depresyon, safra kesesi taşı oluşumu, gastroözofagiyal reflü ve karaciğerde yağlanma gibi sağlık sorunlarına neden olabileceğini hatırlatan Doç. Dr. Enes Murat Atasoyu, “Ayrıca obezite sağlık masraflarının artmasına, kişinin yaşam kalitesinin düşmesine, toplumdan soyutlanmasına ve yaşam beklentisinin azalmasına da yol açabilir” açıklamasında bulundu.
Obezite kadınlarda erkeklere oranla 2 kat daha fazla görülüyor
Obezitenin en yaygın görüldüğü ülkelerden biri olan Amerika Birleşik Devletleri’nde (ABD) obezite oranının kadınlarda yüzde 41,1, erkeklerde ise yüzde 37,9 olarak saptandığını hatırlatan Doç. Dr. Enes Murat Atasoyu, “Sağlık Bakanlığı’nın verilerine göre obezite sıklığı kadınlarda yüzde 41, erkeklerde yüzde 20,5. Genel olarak toplumdaki sıklığı ise yüzde 30,3 olarak saptanmış. Yani obezite her üç kişiden birinde görülmekte ve kadınlarda erkeklere göre 2 katı daha fazla sıklıkta gelişiyor” açıklamasında bulundu.
Dengeli beslenme obeziteyi önlüyor
Obeziteyi önlemek için beslenme şeklinin düzenlenmesi ve kişiye özel olarak dengeli ve düşük kalorili beslenme tarzının tercih edilmesi gerektiğini vurgulayan İç Hastalıkları ve Nefroloji Uzmanı Doç. Dr. Enes Murat Atasoyu, “Bu kapsamda, yemek porsiyonlarının küçültülmesi, öğünler arasında atıştırmalardan sakınılması, beslenmede sebze-meyve, tam tahıllı gıdalar, bakliyat tüketiminin arttırılması, yeteri kadar su tüketilmesi, kahvaltı dahil öğün atlanmaması, katı yağlar ve şekerli gıdalardan uzak durulması çok önemli” dedi.
Koridorda yürüme, su şişesiyle egzersiz yapma obeziteyi önlemeye yardımcı
Obezitenin önlenmesi ve tedavisinde hareketli yaşam şeklinin de önemli bir yer tuttuğunu vurgulayan İç Hastalıkları ve Nefroloji Uzmanı Doç. Dr. Enes Murat Atasoyu, “Bununla birlikte, her türlü fiziksel aktivite ve egzersiz programı kişinin yaşı, kondisyon seviyesi, eşlik eden hastalıkları, tercih ve olanaklarına göre bireyselleştirilmesi uygun olur. Covid-19 pandemisi nedeniyle gününü evde geçirenler, ev içinde kendisine uygun olan ev koridorunda yürüyüş yapma, sandalyeye oturup kalkma, çiçek bakımı ile uğraşma, su şişesi gibi basit ağırlıklar ile kas güçlendirici egzersizler yaparak obezite gelişme riskini azaltabilirler” diye konuştu.