Eğitim-İş'ten Sert Çıkış: "Bu Uygulama Hukuka da Pedagojiye de Aykırı"
Eğitim-İş İzmir Şubeleri Alp Oğuz Anadolu Lisesi Önünde Toplandı

Editör: Aliağa Medya
15 Nisan 2025 - 15:33
Eğitim-İş İzmir şubeleri, Aliağa Alp Oğuz Anadolu Lisesi önünde bir araya gelerek, Milli Eğitim Bakanlığı’nın “proje okulları” uygulamasına ve öğretmenlerin gerekçesiz şekilde görev yerlerinin değiştirilmesine karşı ortak bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamayı Eğitim-İş İzmir 7 Nolu Şube Başkanı Mustafa Gök okudu.
“Kamusal Eğitim Tasfiye Ediliyor”
Mustafa Gök açıklamasında, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu felsefesine dayanan eşit, bilimsel, laik ve nitelikli eğitimin sistemli bir şekilde tasfiye edildiğini ifade ederek, Millî Eğitim Bakanlığı’nın anayasal sorumluluğu olan eğitimde fırsat eşitliğini sağlama görevini red eder hale geldiğini söyledi. Gök, “Kamusal eğitim ideali yerle bir edilmiştir” dedi.
“Proje Okulları Eşitsizliği Kurumsallaştırıyor”
2014 yılında başlatılan “proje okulları” modelinin başlangıçta olumlu bir görüntüyle sunulmasına rağmen zaman içinde içinin boşaltıldığını belirten Gök, uygulamanın öğretmenlerin hukuki güvencelerini yok ettiğini, liyakat ve okul kültürünü tahrip ettiğini vurguladı. “Bu bir proje değil, bir tasfiye operasyonudur” ifadelerini kullanan Gök, öğretmenlerin keyfi şekilde görevlerinden alındığını belirtti.
“Öğretmenler Kıyıma Uğruyor, Okulların İklimi Bozuluyor”
Basın açıklamasında, İzmir Atatürk Lisesi gibi köklü kurumlarda bir gecede 60 öğretmenin görevden alındığına dikkat çekildi. Alp Oğuz Anadolu Lisesi’nde ise 13 öğretmenin hiçbir somut kriter olmadan okulundan ayrılmak zorunda kaldığını belirtti. Gök, “Öğrencilerin sınava aylar kala alıştığı öğretmenlerinden koparılması, eğitimde istikrarı yok ediyor” dedi.
“Liyakat Yerine Siyasi Yakınlık”
Eğitim-İş, öğretmenlerin atanmasında liyakatin değil, siyasi yakınlık ve Bakan onayının belirleyici olduğuna dikkat çekti. “Devlet memurluğu siyasi iktidara göre değil, anayasa ve yasalara göre görev yapma sorumluluğudur” diyen Gök, uygulamaların pedagojik ve hukuki olmadığını dile getirdi. “Bu sadece bir personel değişimi değil, bir kültürün ve Cumhuriyet’in eğitim anlayışının tasfiyesidir” dedi.
“Cumhuriyet’in Eğitim Mirası Hedef Alınıyor”
Gök, sistemli bir şekilde görevlerinden uzaklaştırılan öğretmenlerin Cumhuriyet’in devrimci eğitim mirasını temsil ettiğini belirterek, “Cumhuriyet’i yıkmanın en kestirme yolu, onu var eden eğitim devrimini yok etmektir” dedi. Açıklamada, laik ve bilimsel eğitimin hedef alındığı vurgulandı.
“Siyasi ve İdeolojik Kadrolaşmaya Hayır”
Eğitim-İş, “proje okulları” uygulamasıyla siyasi iktidarın kendi kadrolarını yaratma çabasına dikkat çekerek, bu sürecin hukuk devleti anlayışıyla bağdaşmadığını ifade etti. “Biat eden kadrolar yaratmak, sorgulama kültürünü ortadan kaldırmak istiyorlar” diyen Gök, uygulamaların kabul edilemez olduğunu belirtti.
“Halk da Sessiz Kalmıyor”
Açıklamada, yalnızca öğretmenlerin değil, öğrencilerin ve mezunların da bu uygulamalara karşı tepki gösterdiği, birçok köklü okulda dayanışma eylemleri düzenlendiği bildirildi. “Gençlerimiz, Cumhuriyet’in eğitim anlayışına sahip çıktıklarını haykırmaktadır” denildi.
Eğitim-İş’ten Net Mesaj: “Proje Değil, Adalet İstiyoruz!”
Eğitim-İş, açıklamanın sonunda Milli Eğitim Bakanlığı’na ve siyasi iktidara seslenerek; eşit ve adil bir atama sistemi, tüm öğrenciler için nitelikli eğitim ve öğretmenler için liyakate dayalı bir sistem talep ettiklerini vurguladı. “Hiçbir öğretmenimiz yalnız değildir. Hukuksuz atamalara karşı mücadelemizi sürdüreceğiz” ifadelerine yer verildi.
"Kurumdan Verilen Mesaj Net: Bu Mücadele Tüm Halkın Vicdan Mücadelesidir."
Basın açıklaması, “Proje değil, adalet istiyoruz!” sloganı ve alkışlarla sona erdi.
“Kamusal Eğitim Tasfiye Ediliyor”
Mustafa Gök açıklamasında, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu felsefesine dayanan eşit, bilimsel, laik ve nitelikli eğitimin sistemli bir şekilde tasfiye edildiğini ifade ederek, Millî Eğitim Bakanlığı’nın anayasal sorumluluğu olan eğitimde fırsat eşitliğini sağlama görevini red eder hale geldiğini söyledi. Gök, “Kamusal eğitim ideali yerle bir edilmiştir” dedi.
“Proje Okulları Eşitsizliği Kurumsallaştırıyor”
2014 yılında başlatılan “proje okulları” modelinin başlangıçta olumlu bir görüntüyle sunulmasına rağmen zaman içinde içinin boşaltıldığını belirten Gök, uygulamanın öğretmenlerin hukuki güvencelerini yok ettiğini, liyakat ve okul kültürünü tahrip ettiğini vurguladı. “Bu bir proje değil, bir tasfiye operasyonudur” ifadelerini kullanan Gök, öğretmenlerin keyfi şekilde görevlerinden alındığını belirtti.
“Öğretmenler Kıyıma Uğruyor, Okulların İklimi Bozuluyor”
Basın açıklamasında, İzmir Atatürk Lisesi gibi köklü kurumlarda bir gecede 60 öğretmenin görevden alındığına dikkat çekildi. Alp Oğuz Anadolu Lisesi’nde ise 13 öğretmenin hiçbir somut kriter olmadan okulundan ayrılmak zorunda kaldığını belirtti. Gök, “Öğrencilerin sınava aylar kala alıştığı öğretmenlerinden koparılması, eğitimde istikrarı yok ediyor” dedi.
“Liyakat Yerine Siyasi Yakınlık”
Eğitim-İş, öğretmenlerin atanmasında liyakatin değil, siyasi yakınlık ve Bakan onayının belirleyici olduğuna dikkat çekti. “Devlet memurluğu siyasi iktidara göre değil, anayasa ve yasalara göre görev yapma sorumluluğudur” diyen Gök, uygulamaların pedagojik ve hukuki olmadığını dile getirdi. “Bu sadece bir personel değişimi değil, bir kültürün ve Cumhuriyet’in eğitim anlayışının tasfiyesidir” dedi.
“Cumhuriyet’in Eğitim Mirası Hedef Alınıyor”
Gök, sistemli bir şekilde görevlerinden uzaklaştırılan öğretmenlerin Cumhuriyet’in devrimci eğitim mirasını temsil ettiğini belirterek, “Cumhuriyet’i yıkmanın en kestirme yolu, onu var eden eğitim devrimini yok etmektir” dedi. Açıklamada, laik ve bilimsel eğitimin hedef alındığı vurgulandı.
“Siyasi ve İdeolojik Kadrolaşmaya Hayır”
Eğitim-İş, “proje okulları” uygulamasıyla siyasi iktidarın kendi kadrolarını yaratma çabasına dikkat çekerek, bu sürecin hukuk devleti anlayışıyla bağdaşmadığını ifade etti. “Biat eden kadrolar yaratmak, sorgulama kültürünü ortadan kaldırmak istiyorlar” diyen Gök, uygulamaların kabul edilemez olduğunu belirtti.
“Halk da Sessiz Kalmıyor”
Açıklamada, yalnızca öğretmenlerin değil, öğrencilerin ve mezunların da bu uygulamalara karşı tepki gösterdiği, birçok köklü okulda dayanışma eylemleri düzenlendiği bildirildi. “Gençlerimiz, Cumhuriyet’in eğitim anlayışına sahip çıktıklarını haykırmaktadır” denildi.
Eğitim-İş’ten Net Mesaj: “Proje Değil, Adalet İstiyoruz!”
Eğitim-İş, açıklamanın sonunda Milli Eğitim Bakanlığı’na ve siyasi iktidara seslenerek; eşit ve adil bir atama sistemi, tüm öğrenciler için nitelikli eğitim ve öğretmenler için liyakate dayalı bir sistem talep ettiklerini vurguladı. “Hiçbir öğretmenimiz yalnız değildir. Hukuksuz atamalara karşı mücadelemizi sürdüreceğiz” ifadelerine yer verildi.
"Kurumdan Verilen Mesaj Net: Bu Mücadele Tüm Halkın Vicdan Mücadelesidir."
Basın açıklaması, “Proje değil, adalet istiyoruz!” sloganı ve alkışlarla sona erdi.