Buğra Gökçe" Sizlere 7/24 çalışmayı ve alın terimi vadediyorum"
Editör: Aliağa Medya
12 Aralık 2023 - 10:10
(CHP) aday adaylığını açıkladıktan sonra hızla sahaya inen Buğra Gökce, örgüt buluşmalarına aralıksız devam ediyor. Kentin metropol ilçelerinde gerçekleştirdiği ziyaretlerin ardından Gökce, bu kez Aliağa’daki parti emekçileriyle bir araya geldi. Nasıl bir İzmir ve belediye hayal ettiğini partililere anlatan Gökçe, “Sizlere 7/24 çalışmayı ve alın terimi vadediyorum” dedi.
CHP’den İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Aday Adayı olan Buğra Gökçe, CHP Aliağa İlçe Örgütüne ziyaretinde CHP Aliağa İlçe Başkanı Ali Serçe, parti ilçe yönetimi ve parti üyelerinin yanı sıra CHP’li Aliağa Belediye Meclis Üyeleri ile CHP Aliağa Belediye Başkan
Aday Adayları hazır bulundu.
CHP Aliağa İlçe Başkanı Ali Serçe’nin açılış konuşmasının ardından partililere hitap eden CHP İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Aday Adayı Buğra Gökçe, uzun yıllar İzmir’e hizmet etme fırsatı olduğunu belirterek,” Baba ocağında olmaktan dolayı çok mutluyum. Uzunca yıllar İzmir'e hizmet etme fırsatım oldu. 27 yıldır kamuya hizmet ediyorum. 2008 yılından bu yana da İzmir'e önce koruma kurulu üyeliği Kurulu Başkanlığı Sonra da Büyükşehrin çeşitli kademelerinde görev yaparak hizmet etmek fırsatı buldum. Yaklaşık 8.5 yıldır Büyükşehir Belediyesinde vazife yaptım. Altı yılı genel sekreterlik olmak üzere. Sonra bir ihtisasa İstanbul'a gittim biliyorsunuz 18 ay. Askerlik süresi kadar ihtisas yaptım İstanbul'da. İstanbul çok büyük, azman bir metropol. Onun sorunlarını görüp onunla ilgili çözümleri yerinde öğrenmek de belki İzmir'de uygulayacağımız işler için önemli.
“Değişimin ruhunu tüm hücrelere kadar yansıtmak”
Uzun yıllardır CHP’nin kıdemli bürokratlarından biri olarak anıldığını söyleyen Gökçe,” Kurultay sürecinin partimize değişim ruhunu, sokaktaki değişimi yansıtabilmesi heyecanı bizleri de mutlu etti, motive etti. Şu anda belki partimizi 2028 yılına hazırlayıp 2023'te kapatamadığımız bu hesabı 2028'de bunları geldiği karanlığa gömecek şekilde başarılı olmak anlamında bir görev bizleri bekliyor. 2028'de belki de daha erken olabilecek bir seçimde hazırlıklı olabilmek, bu değişimin ruhunu tüm hücrelere kadar yansıtmak, kökleştirmek, yeniden parti örgütlerimizi, partimizi, yerel yönetimlerimizi diri tutup güçlendirmek zorundayız. Öteki türlü bu ülkede hak, adalet, hukuk, demokrasi mücadelesini sürdürmek anlamında büyük sorunlar yaşıyoruz. Hepimiz her gün bir başka krizi ağır bir biçimde yaşıyoruz. Hiçbirimiz kendimizi hukuken de anayasal düzen olarak da güvende ve huzurlu hissetmiyoruz. Bunun tesis etmek bu ülkenin kurucu değerlerini taşıyan Cumhuriyet Halk Partisi ve onun örgütlerinin yapabileceği bir iştir. Cumhuriyet Halk Partisi kuruluşun kurtuluşun partisidir. Dolayısıyla Uzun yıllar Cumhuriyet halk Partisi'nin kıdemli bürokratlarından, yetişmiş bir bürokratlarından biri olarak anıldığımı biliyorum ama biz Kamu görevlisi olarak ne yazık ki parti üyeliğini devlet mekanizmamız yasakladığı için yapamıyorduk Ama artık o üyeliği gönlümüzden öte gönlümüzün üstüne kalbimizin üstüne koyduk Ve yola çıktık.İzmir’e hizmet edebilmek adına medeni cesaret gösterdik. Partimizin bu anlamdaki teveccühü nasıl olursa olsun adayımızın arkasında durmayı, onun için çalışmayı öneriyorum. Ben öyle yapacağım. Çünkü bizim kaybedecek zamanımız yok. Aliağa’yı tekrar almamız gerekiyor. Bu bölge birer birer elimizden çıkartılabilecek bir bölge değil. Onun için Aliağa’yı tekrar kazanmak bizim açımızdan çok önemli. Bunu birlikte yapabiliriz. Bu bölgenin tüm aktörleri ile birlikte, örgütümüzün ayağa kalkması ile birlikte.” İfadelerini kullandı.
"3 B ile İzmir’i yönetmek istiyorum"
Nasıl bir İzmir ve belediye hayal ettiğini partililere anlatan Buğra Gökçe”Partimizin teveccühü benim ismim üstünde netleşir ise daha sonra detayları açıklamak üzere bir küçük vizyon anlatmak istiyorum size. Ben nasıl bir İzmir ve belediye hayal ediyorumu üç başlıkta tarif ediyorum. 3B diye tarif ettim işin adını Üç B ile İzmir’i yöneteceğim. Birisi Bağışıklığı yüksek bir İzmir olsun istiyorum. Yani öyle bir dönemden geçiyoruz ki pandemisi, küresel iklim krizi, depremi, afetleri, gıda krizi çok ağır ülkemiz için ekonomik kriz, bütün bu krizler bize hayata karşı zayıflatıyor. Bunlardan hem ekonomik olarak hem siyasi olarak hem sağlık olarak çok ağır yaralar alarak çıkıyoruz biz toplumun tüm kesimlerini, kalplerimizi bağışıklığı yüksek bir şekilde, dirençli bir şekilde geleceğe hazırlamak zorundayız. Nasıl kendimiz de hasta olmamak için önleyici işler yapıp bağışıklığımızı yükseltiyorsak, kentimizin de bağışıklığını yükselteceğiz. Kentimizin de bağışıklığın yükseltirsek olası krizlerde daha az zarar görür, daha az yara alırız bunun için depreminden kentsel dönüşümüne barınma krizinden kendisinin evini yenileyecek kira yardımı alamayan vatandaşımızın kira sorunu, üniversiteyi kazanan çocuğun yurt sorunununa bizim sosyal politikalarla, kiralık konutlarla, kiralık sosyal konutlarla eşleşecek büyük bir kentsel politikaya İhtiyacımız var. Benzer şekilde dezavantajlı toplum kesimleri olarak tarif ettiğimiz yaşlının, yoksulun, işsizin, kadının, engellinin sadece yardım ile yaşadığı bir sosyal yardım düzeni yerine onları işin odağına alan, onlara ilişkin kırılganlıkları da onların o krizlerden daha az etkilenmesini sağlayacak bir model ile onları hayata katan bir çerçeve tanımlayabilir miyiz diye çalışıyoruz. Birinci başlığımız; bağışıklık. Bağışıklığı yüksek derken altı daha fazla genişletilmek üzere böyle. İkinci başlığımız barışık. Barışık bir İzmir, barışık bir belediye barışık bir yönetim hayal ediyoruz. Bu barışıklığın içinde kendi ile barışık doğasıyla ile barışık, bulunduğu coğrafyayla, komşuları ile barışık, kendi örgütü ile barışık muhtarı ile barışık örgütünün koluna girmiş onunla barışık, ötekisi olmayan bir belediye hayalimiz var. Dolayısıyla bu barışıklığı İzmir'in sorunlarını çözebilmek anlamıyla Yeri geldiğinde bir İzmir vizyonu kapsamında hükümetle geliştirecek işlerin takibi anlamında bile bir bağışıklık olarak tanımlamalıyız zira İzmir'in ne kadar çok sorununu çözebiliyor isek o kadar ileriye taşırız.” dedi
7/24 çalışmayı ve alnımın terini vaat ediyorum
GökçeTemel belediyecilik hizmetlerimizin daha ileriye taşınacağina fade ederek, ” Üçüncü başlığımız yine altı genişletilmek üzere bakımlı bir İzmir yani bizim İzmir'de bakımsız anlamında şikayet edebileceğimiz bir sorun olmamalı. Temel belediyecilik hizmetlerimizin daha ileriye taşınacağı, Bunların memnuniyet düzeyinin daha artacağı bir halkla ilişkiler ve şikayet yönetim sisteminden, suyumuz patladı onarılmadı geç kaldı. Asfaltımız yamanmadı çok gecikti. Parke taşımız şöyle onarılmadı diyebilecek bir sistem değil bunların tümünü daha hızlı daha yerinde daha çabuk bir belediyecilik sistemiyle halka hizmet etmemiz gerekiyor. Benim bütün belediyecilik anlayışım işlerin başına kendimin gittiği, ayağımda çizme, sırtımda mont, kafamda baretle insanların işin başında gördüğü bir belediyecilik modeliydi. Bunu tüm belediyenin örgütlenme yapısına birebir yansıtacağımız, şikayetleri azaltacağımız, mutlulukları çoğaltacağımız bir düzeni 2028'e giden yolda da önemsiyorum ve partimizin iktidarının böyle kurulabileceğini düşünüyorum.
7/24 çalışmayı ve alnımın terini vaat ediyorum size ve hiç bunu sakınmayacağım ve işin başında olacağım dolayısıyla bu üç B'yi; Bağışıklığı yüksek, barışık ve bakımlı mottosuyla anlattığım üç B'yi de dördüncü B olarak Buğra yapar diyorum. Eğer partimizin teveccühü olur ve bu yetki Buğra'ya verilirse kentimizi daha ileriye taşıyacağımız bu sorunların bir çoğunu da detaylı projelerle çözebileceğimiz bir bakış açısını yansıtabileceğimi düşünüyorum. Aliağa da bu anlamda bizim için bu bölgenin, benim Koruma Kurulu üyesi olduğum dönemden itibaren çok çok içinde olduğum Kyme Antik Kenti ile beraber de birçok arkeolojik değerini bildiğim bir bölgemiz. Sosyal coğrafyası da hızlıca değişiyor çalışma alanlarına paralel olarak. Bizim burada daha fazla kaybedecek zamanımız da yok. Burayı kazanmak anlamında kuvvetli bir çabaya ve politikaya ihtiyacımız var. Bunları sizlerle birlikte yapacağız. Örgüt başkanımızın koluna girerek yapacağız, muhtarlarımızla birlikte yapacağız. Sizlerin yanında yapacağız. Ben buraya kadar gelip benim yanımda olan, açıklamamın heyecanlı paylaşan benim için bir bayram günü her bir açıklama. Gözlerindeki ışıltıyla bana pozitif enerji veren siz değerli dostlarımıza, partililerimize örgüt başkanımızın nezdinde teşekkür ediyorum.”diye konuştu.
Haber:İsmail Hakkı Ergün
CHP’den İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Aday Adayı olan Buğra Gökçe, CHP Aliağa İlçe Örgütüne ziyaretinde CHP Aliağa İlçe Başkanı Ali Serçe, parti ilçe yönetimi ve parti üyelerinin yanı sıra CHP’li Aliağa Belediye Meclis Üyeleri ile CHP Aliağa Belediye Başkan
Aday Adayları hazır bulundu.
CHP Aliağa İlçe Başkanı Ali Serçe’nin açılış konuşmasının ardından partililere hitap eden CHP İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Aday Adayı Buğra Gökçe, uzun yıllar İzmir’e hizmet etme fırsatı olduğunu belirterek,” Baba ocağında olmaktan dolayı çok mutluyum. Uzunca yıllar İzmir'e hizmet etme fırsatım oldu. 27 yıldır kamuya hizmet ediyorum. 2008 yılından bu yana da İzmir'e önce koruma kurulu üyeliği Kurulu Başkanlığı Sonra da Büyükşehrin çeşitli kademelerinde görev yaparak hizmet etmek fırsatı buldum. Yaklaşık 8.5 yıldır Büyükşehir Belediyesinde vazife yaptım. Altı yılı genel sekreterlik olmak üzere. Sonra bir ihtisasa İstanbul'a gittim biliyorsunuz 18 ay. Askerlik süresi kadar ihtisas yaptım İstanbul'da. İstanbul çok büyük, azman bir metropol. Onun sorunlarını görüp onunla ilgili çözümleri yerinde öğrenmek de belki İzmir'de uygulayacağımız işler için önemli.
“Değişimin ruhunu tüm hücrelere kadar yansıtmak”
Uzun yıllardır CHP’nin kıdemli bürokratlarından biri olarak anıldığını söyleyen Gökçe,” Kurultay sürecinin partimize değişim ruhunu, sokaktaki değişimi yansıtabilmesi heyecanı bizleri de mutlu etti, motive etti. Şu anda belki partimizi 2028 yılına hazırlayıp 2023'te kapatamadığımız bu hesabı 2028'de bunları geldiği karanlığa gömecek şekilde başarılı olmak anlamında bir görev bizleri bekliyor. 2028'de belki de daha erken olabilecek bir seçimde hazırlıklı olabilmek, bu değişimin ruhunu tüm hücrelere kadar yansıtmak, kökleştirmek, yeniden parti örgütlerimizi, partimizi, yerel yönetimlerimizi diri tutup güçlendirmek zorundayız. Öteki türlü bu ülkede hak, adalet, hukuk, demokrasi mücadelesini sürdürmek anlamında büyük sorunlar yaşıyoruz. Hepimiz her gün bir başka krizi ağır bir biçimde yaşıyoruz. Hiçbirimiz kendimizi hukuken de anayasal düzen olarak da güvende ve huzurlu hissetmiyoruz. Bunun tesis etmek bu ülkenin kurucu değerlerini taşıyan Cumhuriyet Halk Partisi ve onun örgütlerinin yapabileceği bir iştir. Cumhuriyet Halk Partisi kuruluşun kurtuluşun partisidir. Dolayısıyla Uzun yıllar Cumhuriyet halk Partisi'nin kıdemli bürokratlarından, yetişmiş bir bürokratlarından biri olarak anıldığımı biliyorum ama biz Kamu görevlisi olarak ne yazık ki parti üyeliğini devlet mekanizmamız yasakladığı için yapamıyorduk Ama artık o üyeliği gönlümüzden öte gönlümüzün üstüne kalbimizin üstüne koyduk Ve yola çıktık.İzmir’e hizmet edebilmek adına medeni cesaret gösterdik. Partimizin bu anlamdaki teveccühü nasıl olursa olsun adayımızın arkasında durmayı, onun için çalışmayı öneriyorum. Ben öyle yapacağım. Çünkü bizim kaybedecek zamanımız yok. Aliağa’yı tekrar almamız gerekiyor. Bu bölge birer birer elimizden çıkartılabilecek bir bölge değil. Onun için Aliağa’yı tekrar kazanmak bizim açımızdan çok önemli. Bunu birlikte yapabiliriz. Bu bölgenin tüm aktörleri ile birlikte, örgütümüzün ayağa kalkması ile birlikte.” İfadelerini kullandı.
"3 B ile İzmir’i yönetmek istiyorum"
Nasıl bir İzmir ve belediye hayal ettiğini partililere anlatan Buğra Gökçe”Partimizin teveccühü benim ismim üstünde netleşir ise daha sonra detayları açıklamak üzere bir küçük vizyon anlatmak istiyorum size. Ben nasıl bir İzmir ve belediye hayal ediyorumu üç başlıkta tarif ediyorum. 3B diye tarif ettim işin adını Üç B ile İzmir’i yöneteceğim. Birisi Bağışıklığı yüksek bir İzmir olsun istiyorum. Yani öyle bir dönemden geçiyoruz ki pandemisi, küresel iklim krizi, depremi, afetleri, gıda krizi çok ağır ülkemiz için ekonomik kriz, bütün bu krizler bize hayata karşı zayıflatıyor. Bunlardan hem ekonomik olarak hem siyasi olarak hem sağlık olarak çok ağır yaralar alarak çıkıyoruz biz toplumun tüm kesimlerini, kalplerimizi bağışıklığı yüksek bir şekilde, dirençli bir şekilde geleceğe hazırlamak zorundayız. Nasıl kendimiz de hasta olmamak için önleyici işler yapıp bağışıklığımızı yükseltiyorsak, kentimizin de bağışıklığını yükselteceğiz. Kentimizin de bağışıklığın yükseltirsek olası krizlerde daha az zarar görür, daha az yara alırız bunun için depreminden kentsel dönüşümüne barınma krizinden kendisinin evini yenileyecek kira yardımı alamayan vatandaşımızın kira sorunu, üniversiteyi kazanan çocuğun yurt sorunununa bizim sosyal politikalarla, kiralık konutlarla, kiralık sosyal konutlarla eşleşecek büyük bir kentsel politikaya İhtiyacımız var. Benzer şekilde dezavantajlı toplum kesimleri olarak tarif ettiğimiz yaşlının, yoksulun, işsizin, kadının, engellinin sadece yardım ile yaşadığı bir sosyal yardım düzeni yerine onları işin odağına alan, onlara ilişkin kırılganlıkları da onların o krizlerden daha az etkilenmesini sağlayacak bir model ile onları hayata katan bir çerçeve tanımlayabilir miyiz diye çalışıyoruz. Birinci başlığımız; bağışıklık. Bağışıklığı yüksek derken altı daha fazla genişletilmek üzere böyle. İkinci başlığımız barışık. Barışık bir İzmir, barışık bir belediye barışık bir yönetim hayal ediyoruz. Bu barışıklığın içinde kendi ile barışık doğasıyla ile barışık, bulunduğu coğrafyayla, komşuları ile barışık, kendi örgütü ile barışık muhtarı ile barışık örgütünün koluna girmiş onunla barışık, ötekisi olmayan bir belediye hayalimiz var. Dolayısıyla bu barışıklığı İzmir'in sorunlarını çözebilmek anlamıyla Yeri geldiğinde bir İzmir vizyonu kapsamında hükümetle geliştirecek işlerin takibi anlamında bile bir bağışıklık olarak tanımlamalıyız zira İzmir'in ne kadar çok sorununu çözebiliyor isek o kadar ileriye taşırız.” dedi
7/24 çalışmayı ve alnımın terini vaat ediyorum
GökçeTemel belediyecilik hizmetlerimizin daha ileriye taşınacağina fade ederek, ” Üçüncü başlığımız yine altı genişletilmek üzere bakımlı bir İzmir yani bizim İzmir'de bakımsız anlamında şikayet edebileceğimiz bir sorun olmamalı. Temel belediyecilik hizmetlerimizin daha ileriye taşınacağı, Bunların memnuniyet düzeyinin daha artacağı bir halkla ilişkiler ve şikayet yönetim sisteminden, suyumuz patladı onarılmadı geç kaldı. Asfaltımız yamanmadı çok gecikti. Parke taşımız şöyle onarılmadı diyebilecek bir sistem değil bunların tümünü daha hızlı daha yerinde daha çabuk bir belediyecilik sistemiyle halka hizmet etmemiz gerekiyor. Benim bütün belediyecilik anlayışım işlerin başına kendimin gittiği, ayağımda çizme, sırtımda mont, kafamda baretle insanların işin başında gördüğü bir belediyecilik modeliydi. Bunu tüm belediyenin örgütlenme yapısına birebir yansıtacağımız, şikayetleri azaltacağımız, mutlulukları çoğaltacağımız bir düzeni 2028'e giden yolda da önemsiyorum ve partimizin iktidarının böyle kurulabileceğini düşünüyorum.
7/24 çalışmayı ve alnımın terini vaat ediyorum size ve hiç bunu sakınmayacağım ve işin başında olacağım dolayısıyla bu üç B'yi; Bağışıklığı yüksek, barışık ve bakımlı mottosuyla anlattığım üç B'yi de dördüncü B olarak Buğra yapar diyorum. Eğer partimizin teveccühü olur ve bu yetki Buğra'ya verilirse kentimizi daha ileriye taşıyacağımız bu sorunların bir çoğunu da detaylı projelerle çözebileceğimiz bir bakış açısını yansıtabileceğimi düşünüyorum. Aliağa da bu anlamda bizim için bu bölgenin, benim Koruma Kurulu üyesi olduğum dönemden itibaren çok çok içinde olduğum Kyme Antik Kenti ile beraber de birçok arkeolojik değerini bildiğim bir bölgemiz. Sosyal coğrafyası da hızlıca değişiyor çalışma alanlarına paralel olarak. Bizim burada daha fazla kaybedecek zamanımız da yok. Burayı kazanmak anlamında kuvvetli bir çabaya ve politikaya ihtiyacımız var. Bunları sizlerle birlikte yapacağız. Örgüt başkanımızın koluna girerek yapacağız, muhtarlarımızla birlikte yapacağız. Sizlerin yanında yapacağız. Ben buraya kadar gelip benim yanımda olan, açıklamamın heyecanlı paylaşan benim için bir bayram günü her bir açıklama. Gözlerindeki ışıltıyla bana pozitif enerji veren siz değerli dostlarımıza, partililerimize örgüt başkanımızın nezdinde teşekkür ediyorum.”diye konuştu.
Haber:İsmail Hakkı Ergün