Barajlardaki doluluk oranları azalıyor
Korona virüsü salgını süreci insanların su tüketimini artırırken, yaz aylarında yağış miktarının da az olması nedeniyle barajlardaki doluluk oranı düşmeye devam ediyor.
Yaşar Üniversitesi Makine Mühendisliği Bölüm Başkanı Doç. Dr. Nurdan Yıldırım, vatandaşların suyu verimli kullanmasının özellikle bu dönemde daha da önemli olduğunu belirterek, alınan küçük önlemlerle su tüketimimizi azaltabileceğini söyledi.
Türkiye'nin 3 büyük ilindeki baraj doluluk oranları azalmaya devam ediyor. 28 Eylül tarihli İSKİ verilerine göre, baraj dolulukları İstanbul'da son 5 yılın en düşük seviyesine gerileyerek yüzde 37,93'e inerken, geçen yıl aynı dönemde bu oran yüzde 49,73'tü. Ankara'da ASKİ'nin 28 Eylül verilerine göre, baraj doluluk oranları yüzde 27,75 olarak gerçekleşti. İzmir'de ise İZSU'nun 28 Eylül verilerine göre, şehrin büyük bölümüne su sağlayan Tahtalı Barajı'ndaki doluluk oranı geçen yıl yüzde 69,3'ken bu yıl yüzde 41,65'e geriledi. Salgın döneminde evde kalan insan sayısının ve hijyen farkındalığının arttığını, bunun da su tüketiminin artmasına yol açtığına dikkat çeken Yaşar Üniversitesi Makine Mühendisliği Bölüm Başkanı Doç. Dr. Nurdan Yıldırım, azalan yağış miktarıyla birlikte barajların doluluk oranlarının düştüğünü ifade etti.
Doç. Dr. Nurdan Yıldırım, özellikle salgının sürdüğü bu dönemde su sıkıntısı yaşamamak için vatandaşların suyu tasarruflu ve verimli kullanmasının hayati önemde olduğunu vurguladı.
"Duş alarak 40-60 litre su tüketirken banyo yaparak 120-150 litre su harcarız"
Nurdan Yıldırım, muslukların fazladan açık kaldığı her saniye ve ihtiyaç fazlası tüketimin barajlardaki su seviyesinin biraz daha düşmesine yol açtığını belirterek, su tasarrufu noktasında şu önerilerde bulundu:
"Banyo ve tuvalette tüketilen su miktarı evde tüketilen suyun yüzde 70'ini oluşturmakta. Küvette yıkanmak yerine duş almalıyız. Banyo yapmak yerine duş almak yüzde 30'a yakın enerji tasarrufu demektir. Duş alarak 40-60 litre su tüketirken banyo yaparak 120-150 litre su harcarız. Duş alma sürenizi 1 dakika kısalttığınız takdirde 9 litre su tasarrufu sağlarız. Saniyede bir damla su sızdıran musluğumuzdan yılda 3 bin 500 litre su boşa akar. Benzer şekilde su sızdıran tuvalet rezervuarlarındaki bir kaçak, günde 700 litreye kadar suyun boşa akması demektir. Eğer böyle bir durum varsa hemen sorunu gidermeliyiz. Sifonu gereksiz yere çekmemeliyiz. Tuvalet rezervuarının su depolama kapasitesini düşürerek su tüketimini yüzde 20'ye kadar azaltabiliriz. Ellerimizi yıkarken, dişlerimizi fırçalarken, tıraş olurken ya da saçımızı şampuanlarken musluğu kapalı tutarak 15-35 litre suyu israf etmemiş oluruz. Ayarlanabilir su başlıklarıyla daha az enerji ve su tüketimi sağlayabiliriz. Bu başlıklar sayesinde dakikada 25-30 litre su yerine, 9-12 litre su tüketiriz. Böylece 5-6 dakikalık bir banyo esnasında 50-100 litre sıcak sudan tasarruf etmiş oluruz."
"Bulaşık ve çamaşır makinelerini tam kapasite doldurarak çalıştırmalıyız"
Nurdan Yıldırım, önerilerine şöyle devam etti:
"Evde tükettiğimiz toplam suyun yüzde 10'unu mutfakta harcıyoruz. Bulaşık ve çamaşır makinelerini tam kapasite doldurarak çalıştırmalıyız. Bulaşıkları elde değil, bulaşık makinesinde yıkamalıyız. Kirli kaplarımızın kirlerini, elde ya da bulaşık makinesinde yıkamadan önce su dolu leğende gevşetebiliriz. Kirli kapları akar musluk suyu ile yıkamak yerine leğen içinde su ve deterjan yardımı ile yıkamalıyız. Böylece günde 30-60 litre su tasarruf etmiş oluruz. Normal musluklarla dakikada 8-27 litre su tüketilirken düşük akımlı musluklarla su tüketimi yarı yarıya düşürülebiliriz. Sebze ve meyve yıkadığımız suyla çiçek sulayabilir, temizlik yapabiliriz. Yaz mevsimi ile birlikte kapı önü, balkon, teras gibi yerleri yıkarken hortumla su tutmak yerine kova ve süpürge kullanalım. Otomobilimizi de aynı şekilde silerek ya da kova ve sünger kullanarak temizleyebiliriz. Bahçe sulamak için buharlaşmanın az olduğu sabah ya da akşamüstü saatlerini tercih ederek tasarruf sağlayabiliriz."