Aliağa Emek ve Barış Şenlikleri Başladı
Editör: Aliağa Medya
24 Ekim 2021 - 12:13
İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından Aliağa Emek ve Demokrasi Platformu’nun katkısıyla düzenlenen Aliağa Emek ve Barış Şenlikleri başladı. İki gün boyunca panel, söyleşi, şiir dinletisi ve konserlerle Aliağalılar ve tüm İzmirlileri bir araya getirecek Emek ve Barış Şenliği’nin açılışı, İzmir Büyükşehir Belediye Bandosu eşliğindeki kortej yürüyüşüyle Alp Oğuz Anadolu Lisesi önünden başladı. Türk bayrakları eşliğinde şölen havasında gerçekleştirilen korteje Aliağalılar yoğun ilgi gösterdi. Vatandaşlar evlerinin balkonlarından bayraklarla alkışlarla korteji selamladı. Coşkulu kortej, Aliağa Demokrasi Meydanı’nda son buldu.
Demokrasi meydanında açılış konuşmasını yapan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, sözlerine şenliğin emek ve barış için önemini ifade ederek başladı. Türkiye ekonomisinde yaşanan sıkıntıların toplumu darboğaza soktuğunu söyleyen Başkan Tunç Soyer, “Türkiye toplumu, son yıllarda siyasette yaratılan kutuplaşma zemininin ortadan kalkmasını istiyor. Çünkü artık hemen her hanede en yoğun biçimde hissedilen bir geçim derdi var. Çünkü halkımız artık işsizlik, yoksulluk, yolsuzluk, adaletsizlik ve eşitsizliklere ‘yetti artık’ diyor. Ülkemizde uzunca bir süredir yaşadığımız ekonomik kriz, adeta bir felakete dönüştü. Her geçen gün döviz kurunun artışıyla katlanan borçlar; bizleri geçtim, yeni doğan her bir bebeğin dahi geleceğini ipotek altına alıyor” dedi.
Konuşmasının son bölümünde mücadele çağrısını sürdüren Belediye Başkanı Tunç Soyer, Bu ülkeyi, Cumhuriyet’in ikinci yüzyılında; demokrasi ile taçlandıracağız diye belirten Soyer” Bugün Aliağa’da bu inancı görüyorum. Daha güzel bir dünya için mücadele eden herkese sonsuz teşekkür ediyorum. Mücadele umuttur. Başka bir dünya mümkün” İfadelerini kullandı.
Başkan Tunç Soyer’in açılış konuşmasının ardından söyleşe geçildi. Barış Kültürü, Hayat ve Sanat Söyleşisi’nde Başkan Tunç Soyer’in yanı sıra Türk müziğinin duayen ismi ve yazar Zülfü Livaneli, yazar ve yönetmen Nebil Özgentürk İzmirlilerle buluştu. Nebil Özgentürk’ün Zülfü Livaneli belgeseliyle başlayan söyleşide, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ten günümüze Türkiye’nin yakın geçmişi, barış ve emeğin değeri masaya yatırıldı.
“Üreten insanın hakkını alabilmesi lazım”
Emek ve Barış Şenliği’nin geçmişi hakkında bilgi veren Soyer, emeğin en yüce değer olduğunun altını çizerek, “Demokrasiyle barışla emeğin çok yakın bir ilişkisi var. Eğer emekçi verdiği emeğin karşılığını alamıyorsa, o zaman demokrasi ve barışı tesis etmek mümkün değil. Önce üreten insanın hakkını alabilmesi lazım. Bu demokrasinin de barışın da sigortası. Aliağa’da emeğe saygı için başlatılmış bu şenlikler. Çünkü toplumda insanlar emeğinin karşılığını alamadıklarına dair bir algı yaşarlarsa, büyük bir huzursuzluk ve sıkıntı yaşarlar. Öncelikle insanların liyakatlarına, ürettiklerine uygun bir şekilde emeklerinin karşılığını aldıklarını görmeleri lazım. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde çok şükür emeğin karşılığını veren bir anlayışla çalışıyoruz. Bugün metro ve tramvay işçilerimizle yaptığımız sözleşmemizden geliyorum. Gerçekten çok anlamlı bir sözleşmeydi. Gözyaşları içinde bir kucaklaşmayla yaptık. Emeğin hakkını korumadığını vermediğiniz takdirde toplum şirazesinden çıkar. Ondan sonra kaos, mutsuzluk hakim olur” İfadelerini kullandı.
Demokrasi meydanında açılış konuşmasını yapan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, sözlerine şenliğin emek ve barış için önemini ifade ederek başladı. Türkiye ekonomisinde yaşanan sıkıntıların toplumu darboğaza soktuğunu söyleyen Başkan Tunç Soyer, “Türkiye toplumu, son yıllarda siyasette yaratılan kutuplaşma zemininin ortadan kalkmasını istiyor. Çünkü artık hemen her hanede en yoğun biçimde hissedilen bir geçim derdi var. Çünkü halkımız artık işsizlik, yoksulluk, yolsuzluk, adaletsizlik ve eşitsizliklere ‘yetti artık’ diyor. Ülkemizde uzunca bir süredir yaşadığımız ekonomik kriz, adeta bir felakete dönüştü. Her geçen gün döviz kurunun artışıyla katlanan borçlar; bizleri geçtim, yeni doğan her bir bebeğin dahi geleceğini ipotek altına alıyor” dedi.
Konuşmasının son bölümünde mücadele çağrısını sürdüren Belediye Başkanı Tunç Soyer, Bu ülkeyi, Cumhuriyet’in ikinci yüzyılında; demokrasi ile taçlandıracağız diye belirten Soyer” Bugün Aliağa’da bu inancı görüyorum. Daha güzel bir dünya için mücadele eden herkese sonsuz teşekkür ediyorum. Mücadele umuttur. Başka bir dünya mümkün” İfadelerini kullandı.
Başkan Tunç Soyer’in açılış konuşmasının ardından söyleşe geçildi. Barış Kültürü, Hayat ve Sanat Söyleşisi’nde Başkan Tunç Soyer’in yanı sıra Türk müziğinin duayen ismi ve yazar Zülfü Livaneli, yazar ve yönetmen Nebil Özgentürk İzmirlilerle buluştu. Nebil Özgentürk’ün Zülfü Livaneli belgeseliyle başlayan söyleşide, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ten günümüze Türkiye’nin yakın geçmişi, barış ve emeğin değeri masaya yatırıldı.
“Üreten insanın hakkını alabilmesi lazım”
Emek ve Barış Şenliği’nin geçmişi hakkında bilgi veren Soyer, emeğin en yüce değer olduğunun altını çizerek, “Demokrasiyle barışla emeğin çok yakın bir ilişkisi var. Eğer emekçi verdiği emeğin karşılığını alamıyorsa, o zaman demokrasi ve barışı tesis etmek mümkün değil. Önce üreten insanın hakkını alabilmesi lazım. Bu demokrasinin de barışın da sigortası. Aliağa’da emeğe saygı için başlatılmış bu şenlikler. Çünkü toplumda insanlar emeğinin karşılığını alamadıklarına dair bir algı yaşarlarsa, büyük bir huzursuzluk ve sıkıntı yaşarlar. Öncelikle insanların liyakatlarına, ürettiklerine uygun bir şekilde emeklerinin karşılığını aldıklarını görmeleri lazım. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde çok şükür emeğin karşılığını veren bir anlayışla çalışıyoruz. Bugün metro ve tramvay işçilerimizle yaptığımız sözleşmemizden geliyorum. Gerçekten çok anlamlı bir sözleşmeydi. Gözyaşları içinde bir kucaklaşmayla yaptık. Emeğin hakkını korumadığını vermediğiniz takdirde toplum şirazesinden çıkar. Ondan sonra kaos, mutsuzluk hakim olur” İfadelerini kullandı.