Aliağa'da Necmettin Giritlioğlu anıldı
Aliağa Emek ve Demokrasi Platformu Petrol-İş Aliağa Şubesinde düzenlediği basın açıklaması yaparak Yapı İşçileri Sendikası (YİS) Genel Başkanlığı görevindeyken Aliağa'da düzenlenen silahlı saldırı sonucu yaşamını yitiren Necmettin Giritlioğlu’nu, ölümünün 50. yılında andı.
Editör: Aliağa Medya
25 Ağustos 2020 - 09:57
Aliağa Emek ve Demokrasi Platformu Petrol-İş Aliağa Şubesinde düzenlediği basın açıklaması yaparak Yapı İşçileri Sendikası (YİS) Genel Başkanlığı görevindeyken Aliağa'da düzenlenen silahlı saldırı sonucu yaşamını yitiren Necmettin Giritlioğlu’nu, ölümünün 50. yılında andı.
Aliağa Emek ve Demokrasi Platformu adını açıklamayı okuyan Genel-İş 8 No’lu Şube Başkan Yardımcısı Sinan Uğur,” Aliağa, emek kentidir. Aliağa işçilerin ve mücadelelerinin başkentlerindendir.
Bir yerde işçiler varsa sömürü de vardır. Ve eğer sömürü varsa ona karşı mücadele de vardır. İşte bu yüzden işçi kenti Aliağa sömürüye karşı mücadelenin de kentidir.
Türkiye’de ve Aliağa’da işçi sınıfının kapitalist barbarlığa karşı mücadelesinin simgelerinden birinin 50. ölüm yıldönümündeyiz. Kentimizde bir caddeye, bir meydana ve içinde olduğumuz salona adını vermiş olan Necmettin Giritlioğlu’dur söz ettiğimiz. Tam 50 yıl önce, Aliağa Rafineri inşaatı işçilerinin hakları için ön safta mücadele eden Giritlioğlu, grevin daha ilk gününde 22 Ağustos 1970 de kahpe bir kurşunla öldürüldü. Öldüğünde 26 yaşındaydı. Ve gencecik yaşına rağmen, herkesin saygısını kazanmış, önceki başkan İsmet Demir’in önerisiyle Yapı İşçileri Sendikasının Genel Başkanı olmuştur.
Necmettin, Aliağa’ya Ereğli’den gelmiş ve orada da Maden İşçileri Sendikası gençlik kolu başkanı olarak, işçi sınıfı mücadelesinin hep önünde yer almıştır.
60’lı yılların sonu ve 70’li yılların başı, Türkiye’de ve Dünyada işçi sınıfı, gençlik ve tüm ezilenlerin mücadelelerinin hat safhada olduğu yıllardı. İşte bu dönemde başlayan Aliağa Rafinerisi inşaatında çalışan işçiler patron yandaşı sarı sendikaya karşı, mücadeleci sendikacılığı seçmiş ve İsmet Demir’in başkanı olduğu Yapı İşçileri Sendikasında örgütlenmişlerdir. Aliağa’da bir sokağa adını vermiş olan İsmet Demir de (namı diğer Yalınayak İsmet) bizler için çok önemli simge isimlerden biridir. Çobanlıktan başlayarak kalifiye işçiliğe kadar yükselmiş, sömürü sistemine karşı işçilerin örgütlenmesini şart görmüş ve sendikal mücadelenin önderlerinden birisi olmuştur. Necmettin Giritlioğlu’nu anarken İsmet Demir’den bahsetmemek onu yad etmemek büyük haksızlık olurdu. Anısı önünde saygıyla eğiliyoruz.
İşte bu işçiler, dernek olarak kullanılan bir dükkanda sabaha kadar toplantı yapmış ve sonunda grev kararı almışlardır. Sabahın erken saatlerinde elleriyle boyadıkları ‘Bu İşyerinde Grev Vardır’ pankartını asmışlar ve inşaatın girişinde mücadele ateşini yakmışlardır. İnşaatta çalışan teknisyenleri taşıyan bir servis kapıya yaklaşmış, Necmettin tarafından önü kesilmiş ve o sırada servis şoförü önceden planlanmış bir şekilde, torpido gözünden silahı çıkarıp Necmettin’i vurmuştur. Oracıkta yaşamını kaybeden Necmettin’in son sözü ‘Greve devam edin’ olmuştur.
Rafineriden sonra, PETKİM, demir çelik fabrikaları, limanlar kurulmuş, Aliağa tam bir emek kenti olmuş, sonraki dönemlerde de işçiler Necmettin Giritlioğlu gibilerinin mücadeleci yolundan giderek örgütlenmiş ve haklarını geliştirmişlerdir.
Geçmiş mücadeleler ve o mücadelelerin simge isimleri bizler için nostaljik bir ayrıntı değillerdir. Sömürünün, hak tanımazlığın, pervasızlığın tavan yaptığı işçilerin sağlığının ve canının hiçbir kıymetinin olmadığı günümüzde, bizler Aliağa Emek ve Demokrasi Platformunun tüm bileşenleri ve üyeleri olarak, Necmettin Giritlioğlu, İsmet Demir gibi işçi önderlerinin bıraktığı izleri takip ediyor ve daha büyük mücadeleler için kendimize rehber ediniyoruz.
Vahşice katledilmesinin 50. yılında Necmettin Giritlioğlu’nu saygıyla anıyor anısı önünde eğiliyoruz. Onu katledenleri ve onların zihniyetini de bir kez daha mahkum ediyoruz. Aliağa işçileri Necmettin’i ve O’nu katledenleri asla unutmayacak…” ifadelerini kullandı
Aliağa Emek ve Demokrasi Platformu adını açıklamayı okuyan Genel-İş 8 No’lu Şube Başkan Yardımcısı Sinan Uğur,” Aliağa, emek kentidir. Aliağa işçilerin ve mücadelelerinin başkentlerindendir.
Bir yerde işçiler varsa sömürü de vardır. Ve eğer sömürü varsa ona karşı mücadele de vardır. İşte bu yüzden işçi kenti Aliağa sömürüye karşı mücadelenin de kentidir.
Türkiye’de ve Aliağa’da işçi sınıfının kapitalist barbarlığa karşı mücadelesinin simgelerinden birinin 50. ölüm yıldönümündeyiz. Kentimizde bir caddeye, bir meydana ve içinde olduğumuz salona adını vermiş olan Necmettin Giritlioğlu’dur söz ettiğimiz. Tam 50 yıl önce, Aliağa Rafineri inşaatı işçilerinin hakları için ön safta mücadele eden Giritlioğlu, grevin daha ilk gününde 22 Ağustos 1970 de kahpe bir kurşunla öldürüldü. Öldüğünde 26 yaşındaydı. Ve gencecik yaşına rağmen, herkesin saygısını kazanmış, önceki başkan İsmet Demir’in önerisiyle Yapı İşçileri Sendikasının Genel Başkanı olmuştur.
Necmettin, Aliağa’ya Ereğli’den gelmiş ve orada da Maden İşçileri Sendikası gençlik kolu başkanı olarak, işçi sınıfı mücadelesinin hep önünde yer almıştır.
60’lı yılların sonu ve 70’li yılların başı, Türkiye’de ve Dünyada işçi sınıfı, gençlik ve tüm ezilenlerin mücadelelerinin hat safhada olduğu yıllardı. İşte bu dönemde başlayan Aliağa Rafinerisi inşaatında çalışan işçiler patron yandaşı sarı sendikaya karşı, mücadeleci sendikacılığı seçmiş ve İsmet Demir’in başkanı olduğu Yapı İşçileri Sendikasında örgütlenmişlerdir. Aliağa’da bir sokağa adını vermiş olan İsmet Demir de (namı diğer Yalınayak İsmet) bizler için çok önemli simge isimlerden biridir. Çobanlıktan başlayarak kalifiye işçiliğe kadar yükselmiş, sömürü sistemine karşı işçilerin örgütlenmesini şart görmüş ve sendikal mücadelenin önderlerinden birisi olmuştur. Necmettin Giritlioğlu’nu anarken İsmet Demir’den bahsetmemek onu yad etmemek büyük haksızlık olurdu. Anısı önünde saygıyla eğiliyoruz.
İşte bu işçiler, dernek olarak kullanılan bir dükkanda sabaha kadar toplantı yapmış ve sonunda grev kararı almışlardır. Sabahın erken saatlerinde elleriyle boyadıkları ‘Bu İşyerinde Grev Vardır’ pankartını asmışlar ve inşaatın girişinde mücadele ateşini yakmışlardır. İnşaatta çalışan teknisyenleri taşıyan bir servis kapıya yaklaşmış, Necmettin tarafından önü kesilmiş ve o sırada servis şoförü önceden planlanmış bir şekilde, torpido gözünden silahı çıkarıp Necmettin’i vurmuştur. Oracıkta yaşamını kaybeden Necmettin’in son sözü ‘Greve devam edin’ olmuştur.
Rafineriden sonra, PETKİM, demir çelik fabrikaları, limanlar kurulmuş, Aliağa tam bir emek kenti olmuş, sonraki dönemlerde de işçiler Necmettin Giritlioğlu gibilerinin mücadeleci yolundan giderek örgütlenmiş ve haklarını geliştirmişlerdir.
Geçmiş mücadeleler ve o mücadelelerin simge isimleri bizler için nostaljik bir ayrıntı değillerdir. Sömürünün, hak tanımazlığın, pervasızlığın tavan yaptığı işçilerin sağlığının ve canının hiçbir kıymetinin olmadığı günümüzde, bizler Aliağa Emek ve Demokrasi Platformunun tüm bileşenleri ve üyeleri olarak, Necmettin Giritlioğlu, İsmet Demir gibi işçi önderlerinin bıraktığı izleri takip ediyor ve daha büyük mücadeleler için kendimize rehber ediniyoruz.
Vahşice katledilmesinin 50. yılında Necmettin Giritlioğlu’nu saygıyla anıyor anısı önünde eğiliyoruz. Onu katledenleri ve onların zihniyetini de bir kez daha mahkum ediyoruz. Aliağa işçileri Necmettin’i ve O’nu katledenleri asla unutmayacak…” ifadelerini kullandı