Aliağa Belediyesi'nde işten çıkarılan işçiler oturma eylemi başlattı
Aliağa’da, geçtiğimiz gün işten çıkarılan Aliağa Belediyesi işçileri, basın açıklamasının ardından Demokrasi Meydanında oturma eylemine başladı
Editör: Aliağa Medya
22 Mayıs 2019 - 00:27
Aliağa’da, geçtiğimiz gün işten çıkarılan Aliağa Belediyesi işçileri, basın açıklamasının ardından Demokrasi Meydanında oturma eylemine başladı.
Aliağa’da, geçtiğimiz günlerde Aliağa Belediyesi’nden işten çıkarılan temizlik işçileri Akşam saatlerinde Demokrasi meydanına geldi.İzmir Genel İş 5 No'lu şubesi temsicilerin bulunduğu eylemde, temizlik işçileri Belediye Başkanı Sekan Acar’nın kararını geri almasını istediler.
İşçiler adına basın açıklaması yapan Disk Genel-İş Sendikası 5 No’lu Şube Başkanı Ali Haydar Kara, Örgütlü bulunduğumuz Aliağa Belediyesinde geçtiğimiz pazartesi gününden bu yana üyelerimiz ve sendikamız açısından kaygı verici gelişmeler yaşanmaktadır. Özellikle, Salı günü üç , ve yine Cuma günü üç arkadaşımız olmak üzere toplamda altı işçi arkadaşımızın işten atılmaları hepimizi derinden yaralamıştır.
Çok farklı rakamlar dile getirilse de yeni çıkışların olacağına dair söylentiler hızla yayılmaktadır. Böyle bir ortamda işçilerin verimli ve huzurlu bir şekilde çalışmaları mümkün müdür?
İşten çıkarmalar için hiçbir gerekçe sunulmamıştır. Bu altı arkadaşımız çalışanlara göz dağı verilmek için mi çıkarıldılar? İşten atılmayı gerektirecek bir kabahat mı işlediler, ? İşten kaçıp, verimsiz mi çalıştılar?. Belediyenin yaşadığı ekonomik sıkıntılardan kaynaklı mı çıkarıldılar? Eğer öyleyse niye bu arkadaşlar seçildi? Hiçbir ikna edici gerekçe yok. Eğer bu arkadaşlarımız seçimler öncesinde başka bir siyasi partinin adayına sempati duydukları için çıkarıldılarsa bu çok daha vahimdir. Bu şekilde iş barışı da toplumsal barış da yara alır. Başka bir aday kazansaydı ve o da aynı şeyi yapsaydı sendikamız ve işçiler olarak yine karşı çıkardık. Sendikamızın ve üyelerinin seçilmiş belediye başkanı ve hiç kimseyle bir sorunu yoktur. Bizim tek amacımız işimizi, ekmeğimizi ve haklarımızı korumaktır.
Ülkemiz ağır bir ekonomik krizden geçiyor, resmi işsiz sayısı beş milyona dayanmış durumda. Böyle bir ortamda üstelik de Ramazan ayında, zaten borçla-krediyle ayakta duran ev geçindiren, çocuk okutan bu arkadaşlarımızı açlığa mahkum etmek ve sadece onları değil eş ve çocuklarını da cezalandırmak hakka, adalete sığar mı ?
Yönetim ile yaptığımız görüşmelerde kendilerine ilettik, bir kez de buradan sesleniyoruz. Bu yanlıştan dönün ve bir an evvel arkadaşlarımızı işlerine iade edin.
Yine, Cuma günü basın ve kamuoyu ile paylaştığımız açıklamada da belirtildiği üzere, geçen hafta başından itibaren ağırlıklı olarak büro personelleri olmak üzere 200’e yakın işçi, Başkanlık genelgesiyle ‘asıl işkollarının bulunduğu müdürlüklere gönderilmiş, iş kanununa aykırı bir şekilde birçoğunun yaptıkları işle ilgili esaslı değişikliklere gidilmiştir. Yıllardır büro işlerinde çalışan özellikle kadın işçilerin, hiçbir deneyimlerinin olmadığı temizlik, park bahçe ve bayındırlık işlerinde çalıştırılmaları, işçi sağlığı ve güvenliği açısından da endişeler doğurmaktadır.
İşverenin, işyerinde düzenlemeler yapması ve görev değişikliklerine gitmesi pek tabii hakkıdır. Ancak bunu yaparken çalışanların da görüşlerinin alınması, mağduriyet doğurmayacak şekilde kanuni esaslara riayet edilmesi gerekmektedir. Hele hele bu görev değişikliklerini işçileri emekli olmaya ya da istifaya zorlamanın bir aracı haline getirmek kabul edilebilir bir şey değildir.
Uzunca bir süredir, özellikle ilçe belediyelerinin mali durumlarının çok sıkıntılı olduğu herkesçe bilinmektedir. Bunda, merkezi iktidarın belediye gelirlerinin kısılmasına neden olan kararlarının etkisi olduğu gibi, kontrolsüz yapılan harcamaların payının olduğu da inkar edilemez bir gerçektir.
Ancak şu bilinmelidir ki, bu sıkıntıları yine en çok biz işçiler hissetmekteyiz. Yüksek enflasyon nedeniyle maaşlarımız yarı yarıya düştü. Özellikle, KHK’yla taşerondan belediye şirketine geçen arkadaşlarımız çok daha büyük sıkıntılar yaşamaktadır. Gerçek enflasyonun yüzde 40’ları bulduğu günümüzde yüzde 4 zamma, 5 TL öğle yemeğine mahkum edilmişlerdir.
Durum böyleyken bu acı reçeteler neden bize dayatılmaktadır.. Kötü gidişin sorumlusu biz işçiler değiliz. Ancak buna rağmen çözüm için elimizden geleni yapmaya hazırız. Yeter ki, alınan bu yanlış kararlardan geri dönün. İşten atılan arkadaşlarımızı tekrar işlerine iade edin. İşyeri düzenlemelerini ortak akılla, idaresi, işçisi ve memuruyla birlikte, kanunlar esas alınarak ve mağduriyetler doğurmayacak şekilde gerçekleştirmek üzere elimizi taşın altına koymaya hazırız.
Geçtiğimiz hafta boyunca idare yetkilileriyle yaptığımız bütün görüşmelerde, samimi bir şekilde diyaloğa ve çözüme açık olduğumuzu ısrarla belirttik. Yapıcı adımlar beklerken, Cuma günü mesai bitiminde 3 arkadaşımızın daha işine son verildi. Böyle üçer üçer daha kaç işçiyi işten atacaksınız? Bu yanlış yoldan bir an evvel geri dönün.
Sendikamız, işyerinin geleceği, sorunlarının çözümü ve huzurlu bir çalışma ortamının sağlanması konusunda her türlü diyaloğa ve desteğe hazırdır. Ancak, üyelerimizi mağdur edecek, onların ve ailelerinin yaşamlarını olumsuz etkileyecek, kanunlardan ve yürürlükteki toplu iş sözleşmelerinden doğan haklarına halel getirebilecek her türlü uygulamanın da karşısında olacağımızı tüm kamuoyuna saygıyla duyururuz.
Tüm demokratik kitle örgütlerini, kurum ve kuruluşları ve Aliağa halkını atılan arkadaşlarımızın İŞLERİNE GERİ DÖNMEK için başlattıkları mücadeleye destek vermeye çağırıyoruz.”dedi
Basın açıklamasının ardından, işten atılan işçiler Demokrasi meydanında oturma eylemi başlattı.
Aliağa’da, geçtiğimiz günlerde Aliağa Belediyesi’nden işten çıkarılan temizlik işçileri Akşam saatlerinde Demokrasi meydanına geldi.İzmir Genel İş 5 No'lu şubesi temsicilerin bulunduğu eylemde, temizlik işçileri Belediye Başkanı Sekan Acar’nın kararını geri almasını istediler.
İşçiler adına basın açıklaması yapan Disk Genel-İş Sendikası 5 No’lu Şube Başkanı Ali Haydar Kara, Örgütlü bulunduğumuz Aliağa Belediyesinde geçtiğimiz pazartesi gününden bu yana üyelerimiz ve sendikamız açısından kaygı verici gelişmeler yaşanmaktadır. Özellikle, Salı günü üç , ve yine Cuma günü üç arkadaşımız olmak üzere toplamda altı işçi arkadaşımızın işten atılmaları hepimizi derinden yaralamıştır.
Çok farklı rakamlar dile getirilse de yeni çıkışların olacağına dair söylentiler hızla yayılmaktadır. Böyle bir ortamda işçilerin verimli ve huzurlu bir şekilde çalışmaları mümkün müdür?
İşten çıkarmalar için hiçbir gerekçe sunulmamıştır. Bu altı arkadaşımız çalışanlara göz dağı verilmek için mi çıkarıldılar? İşten atılmayı gerektirecek bir kabahat mı işlediler, ? İşten kaçıp, verimsiz mi çalıştılar?. Belediyenin yaşadığı ekonomik sıkıntılardan kaynaklı mı çıkarıldılar? Eğer öyleyse niye bu arkadaşlar seçildi? Hiçbir ikna edici gerekçe yok. Eğer bu arkadaşlarımız seçimler öncesinde başka bir siyasi partinin adayına sempati duydukları için çıkarıldılarsa bu çok daha vahimdir. Bu şekilde iş barışı da toplumsal barış da yara alır. Başka bir aday kazansaydı ve o da aynı şeyi yapsaydı sendikamız ve işçiler olarak yine karşı çıkardık. Sendikamızın ve üyelerinin seçilmiş belediye başkanı ve hiç kimseyle bir sorunu yoktur. Bizim tek amacımız işimizi, ekmeğimizi ve haklarımızı korumaktır.
Ülkemiz ağır bir ekonomik krizden geçiyor, resmi işsiz sayısı beş milyona dayanmış durumda. Böyle bir ortamda üstelik de Ramazan ayında, zaten borçla-krediyle ayakta duran ev geçindiren, çocuk okutan bu arkadaşlarımızı açlığa mahkum etmek ve sadece onları değil eş ve çocuklarını da cezalandırmak hakka, adalete sığar mı ?
Yönetim ile yaptığımız görüşmelerde kendilerine ilettik, bir kez de buradan sesleniyoruz. Bu yanlıştan dönün ve bir an evvel arkadaşlarımızı işlerine iade edin.
Yine, Cuma günü basın ve kamuoyu ile paylaştığımız açıklamada da belirtildiği üzere, geçen hafta başından itibaren ağırlıklı olarak büro personelleri olmak üzere 200’e yakın işçi, Başkanlık genelgesiyle ‘asıl işkollarının bulunduğu müdürlüklere gönderilmiş, iş kanununa aykırı bir şekilde birçoğunun yaptıkları işle ilgili esaslı değişikliklere gidilmiştir. Yıllardır büro işlerinde çalışan özellikle kadın işçilerin, hiçbir deneyimlerinin olmadığı temizlik, park bahçe ve bayındırlık işlerinde çalıştırılmaları, işçi sağlığı ve güvenliği açısından da endişeler doğurmaktadır.
İşverenin, işyerinde düzenlemeler yapması ve görev değişikliklerine gitmesi pek tabii hakkıdır. Ancak bunu yaparken çalışanların da görüşlerinin alınması, mağduriyet doğurmayacak şekilde kanuni esaslara riayet edilmesi gerekmektedir. Hele hele bu görev değişikliklerini işçileri emekli olmaya ya da istifaya zorlamanın bir aracı haline getirmek kabul edilebilir bir şey değildir.
Uzunca bir süredir, özellikle ilçe belediyelerinin mali durumlarının çok sıkıntılı olduğu herkesçe bilinmektedir. Bunda, merkezi iktidarın belediye gelirlerinin kısılmasına neden olan kararlarının etkisi olduğu gibi, kontrolsüz yapılan harcamaların payının olduğu da inkar edilemez bir gerçektir.
Ancak şu bilinmelidir ki, bu sıkıntıları yine en çok biz işçiler hissetmekteyiz. Yüksek enflasyon nedeniyle maaşlarımız yarı yarıya düştü. Özellikle, KHK’yla taşerondan belediye şirketine geçen arkadaşlarımız çok daha büyük sıkıntılar yaşamaktadır. Gerçek enflasyonun yüzde 40’ları bulduğu günümüzde yüzde 4 zamma, 5 TL öğle yemeğine mahkum edilmişlerdir.
Durum böyleyken bu acı reçeteler neden bize dayatılmaktadır.. Kötü gidişin sorumlusu biz işçiler değiliz. Ancak buna rağmen çözüm için elimizden geleni yapmaya hazırız. Yeter ki, alınan bu yanlış kararlardan geri dönün. İşten atılan arkadaşlarımızı tekrar işlerine iade edin. İşyeri düzenlemelerini ortak akılla, idaresi, işçisi ve memuruyla birlikte, kanunlar esas alınarak ve mağduriyetler doğurmayacak şekilde gerçekleştirmek üzere elimizi taşın altına koymaya hazırız.
Geçtiğimiz hafta boyunca idare yetkilileriyle yaptığımız bütün görüşmelerde, samimi bir şekilde diyaloğa ve çözüme açık olduğumuzu ısrarla belirttik. Yapıcı adımlar beklerken, Cuma günü mesai bitiminde 3 arkadaşımızın daha işine son verildi. Böyle üçer üçer daha kaç işçiyi işten atacaksınız? Bu yanlış yoldan bir an evvel geri dönün.
Sendikamız, işyerinin geleceği, sorunlarının çözümü ve huzurlu bir çalışma ortamının sağlanması konusunda her türlü diyaloğa ve desteğe hazırdır. Ancak, üyelerimizi mağdur edecek, onların ve ailelerinin yaşamlarını olumsuz etkileyecek, kanunlardan ve yürürlükteki toplu iş sözleşmelerinden doğan haklarına halel getirebilecek her türlü uygulamanın da karşısında olacağımızı tüm kamuoyuna saygıyla duyururuz.
Tüm demokratik kitle örgütlerini, kurum ve kuruluşları ve Aliağa halkını atılan arkadaşlarımızın İŞLERİNE GERİ DÖNMEK için başlattıkları mücadeleye destek vermeye çağırıyoruz.”dedi
Basın açıklamasının ardından, işten atılan işçiler Demokrasi meydanında oturma eylemi başlattı.